Şemalar, yaşamımızın erken dönemlerinde, özellikle çocukluk yıllarında, çevresel etkiler ve deneyimlerle oluşur. Bu dönemde aldığımız mesajlar, yaşadığımız duygusal deneyimler ve etkileşimler, dünyayı nasıl algıladığımızı ve kendimize, başkalarına karşı geliştirdiğimiz inançları şekillendirir. Örneğin, sürekli eleştirilen ve yetersiz hissedilen bir çocuk, yetişkinlikte “yetersizlik” şeması geliştirebilir. Aynı şekilde, sevgi ve ilgi eksikliği yaşayan bir çocuk, “terk edilme” ya da “değersizlik” şemaları oluşturabilir. Çocuğun…
Bir ilişki, iki insanın birbirine açıldığı, güven duyduğu ve duygusal bağlar kurduğu bir yolculuktur. Ancak bu yolculuk her zaman kolay değildir. Karşılıklı sevgi ve ilgi önemli olsa da, ilişkilerin temelini oluşturan daha derin ve daha hassas taşlar vardır: İletişim, empati ve güven. İlişkinizi güçlendirmek ve büyütmek için bu üç temel unsura dikkatle yaklaşmanız gerekir. 1. İletişim: Gerçek Bağlantıyı Kurmanın Yolu Bir…
Birey Olmak: Kendi Yolculuğuna Başlamak Birey olma süreci, doğduğumuz andan itibaren başlayan ve yaşamımız boyunca devam eden bir yolculuktur. Peki, birey olmak ne anlama gelir? Bu soruyu yanıtlamadan önce “birey” kavramını daha yakından inceleyelim. Birey Olmak Ne Demektir? Birey olmak, kişinin kendi varlığını ve değerini fark etmesi, başkalarının beklentilerinden bağımsız bir kimlik oluşturmasıdır. Bu süreç, kişinin kendisiyle barışık olmayı, kendi…
Duygusal Olarak Özgür Olmanın Anahtarı: Affetmek Hayatta sevdiğimiz insanlar bizi incitebilir. Bu, ilişkilerimizin doğal bir parçasıdır. Ancak, bizi inciten olaylara nasıl tepki verdiğimiz, geleceğimizi şekillendiren önemli bir faktördür. Bir hata, bir ihanet ya da bir sözcük bizi derinden yaralayabilir ve öfke, küskünlük, hatta intikam duygularına sürükleyebilir. Fakat affetmek, bu ağır duygusal yüklerden kurtulmanın ve geleceğe daha özgür adımlarla yürümenin anahtarıdır.…
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Nedir? Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), psikoterapide yaygın olarak kullanılan ve bireylerin düşüncelerinin, duygularının ve davranışlarının birbirleriyle nasıl ilişkili olduğunu anlamalarına yardımcı olan kanıta dayalı bir terapi yöntemidir. BDT’nin temelinde, insanların olaylar karşısında geliştirdikleri düşünce biçimlerinin (bilişsel süreçlerin), duygusal tepkilerini ve davranışlarını doğrudan etkilediği fikri yatar. Olumsuz ya da çarpıtılmış düşünceler, kişinin yaşam kalitesini düşürerek çeşitli psikolojik…
Herkesi Memnun Edemezsiniz Başlarda nazik, yardımsever ve cömert olmak olumlu özellikler gibi görünebilir. Ancak kişi tüm enerjisini başkalarının beklentilerini karşılamak için harcadığında, etrafındaki insanlar bu çabanın farkına varmadan kişinin nezaketini hafife almaya başlayabilirler. Bu durum, kişinin kendi ihtiyaçlarını ihmal etmesine ve kronik yorgunluk, tükenmişlik sendromu gibi ciddi rahatsızlıklara yol açabilir. Uzun süre başkalarını memnun etmeye çalışmak, kişinin duygularını bastırmasına ve…
Hızlı ve Yavaş Düşünme Üzerine Günlük hayatımızda aldığımız kararlar ve çözdüğümüz problemler, iki farklı düşünme sistemi tarafından yönlendirilir: hızlı düşünme ve yavaş düşünme. Bu iki düşünme biçimi, Daniel Kahneman’ın “Thinking, Fast and Slow” kitabında da detaylandırıldığı gibi, karar alma süreçlerimizi büyük ölçüde etkiler. 1. Hızlı Düşünme (Sistem 1) Hızlı düşünme, içgüdüsel ve otomatik olan düşünme sistemidir. Bu sistem, genellikle hızlı kararlar gerektiren durumlarda…
Toksik İnsan Kimdir? Toksik insanlar, genellikle çevrelerindeki insanlara duygusal ve zihinsel zarar veren kişilerdir. Bu kişiler, başkalarıyla olan ilişkilerinde manipülatif, bencil ve olumsuz bir tutum sergilerler. Toksik bireyler, etrafındaki insanların enerjisini tüketir ve onların kendilerine olan güvenini zayıflatabilir. Bu kişilerle ilişkiler genellikle stresli, yorucu ve yıpratıcıdır. Toksik İnsanların Ortak Özellikleri Manipülatiftirler:Toksik insanlar, kendi isteklerini elde etmek için başkalarını kontrol etmeye…
Tükenmişlik sendromu, modern yaşamın hızına ve yüksek iş temposuna ayak uydurmaya çalışırken birçok kişinin karşılaştığı bir durumdur. Sabahları uyanmakta zorluk çekmek, gün boyunca sürekli yorgun hissetmek, günlük görevleri yerine getirirken isteksizlik yaşamak, insanlardan uzak durma arzusu ve hiçbir şey yapmak istememe gibi belirtiler, tükenmişlik sendromunun tipik işaretleridir. Genellikle iş yükü, yüksek beklentiler ve kişisel yaşamın getirdiği zorluklar bu duruma katkıda…
Kurban Rolü Nedir? İnsanlar bazen hayatlarında yaşadıkları olumsuzluklardan dolayı kendilerini “kurban” olarak tanımlarlar. Kurban rolüne giren kişiler, mutsuzluklarının kaynağını başkalarına yükler ve kendi çabalarının bir fark yaratmayacağına inanırlar. Bu inanç, kişinin pasif bir tutum sergilemesine, yaşadığı sorunlarla başa çıkmak yerine, sorumluluğu tamamen dış etkenlere atmasına neden olur. Kurban zihniyetine sahip insanlar, sürekli şikayet eder, kendilerini dünyanın en şanssız insanı olarak…